Çok değil bir-iki ay önce sokaklarda omuz omuza özgürlük şarkıları söyleyip boyumuzdan büyük sloganlar atıyorduk. İçimizde nasıl birikmişse o enerji, karşımızda eli silahlı ve gözleri kararmış polisleri oyun arkadaşı gibi görüp üstlerine yürüyorduk. Onlar gaz sıkıyordu, su sıkıyordu, meydan dalgalanıp ara sokaklara dağılıyor sonrasında tekrar bir yerde birbirini buluyordu ama. Sonra tekrar başa dönüyordu bu “oyun”. Dönüp baktığım zaman hepsi sürreal bir rüya sanki. Yani, Taksim Meydanı’nda çevik kuvvetlerin Taksim
…